Mendilimde Aşkın



Sevgilim, sevdiceğim sensiz bir geceyi daha selamladım, sensiz uğurladım yine güneşi. Sensiz ısıttım ellerimi. İsmini zikr eyledim elimdeki mendillere, arşınlayan iğneye ve sabr-ı cemiline.
Gözlemi yumdum, andım o kara uçsuz derin gözlerini, bir kokladım bir kokladım ki seni sanki kokunu daha önce duymuş da bilirmiş gibi...
Sıcaklığının ne demek olduğunu bilsem gece ve gündüz yaren olur muydu bu söz dinlemez yüreğime? Bilmem eyleyebilir miydim bu gönlü hasretin ile.

Bir bildiğim, bir defa gördüğüm gönlüme saplanan gözlerin ve her hecelediğimde yüreğimde bin güvercine kanat çırptıran ismin. Kimse yokken usulca fısıldarım ismini. Ne hoş seslenmek sana, ne hoş yüreğimde yaşatmak seni.

İsmini işledim mendilllere, bir gün olur da sana sunarım hayali ile. Bir sapakta karşı karşıya geliriz belki gönlüm dile gelir gözler konuşur, usulca bırakırım yere mendili, son bir kez alırım o kara dipsiz gözlerini saklarım yüreğimin en derinine. Sonra kanatsız bir melek gibi uçar giderim binbir hayallerin denizine. Sert adımlarla ilerler mendile uzanır ve alırsın belki sen de, dinlersin kalp çırpınışlarımı, işitirsin ahengimi. Olur ya! Hissedersin belki beni...

Yorumlar

Popüler Yayınlar